Çince alfabesi, dünya üzerinde en çok kullanılan ve konuşulan yazı dillerinden biridir. Bu alfabenin tarihi oldukça eskilere dayanmaktadır. Yapılan araştırmalara göre tam 3500 yıllık bir geçmişi vardır. Araştırmalar, bu alfabenin M.Ö. 12. yüzyıla kadar uzandığını göstermektedir. Birçok arkeolojik kazıda, insan kemiklerinin üzerine yazılmış büyü tılsımları ve kehanet tılsımlarına ulaşılmıştır.

Latin alfabesinde bulunan harfler gibi yan yana gelerek bir kelime oluşturmaz. Çince alfabesinde yer alan her bir karakter, belirli bir anlam taşır. Geleneksel Çincenin yazma ve okuma oranı düşük olduğundan, öğrenilmesi de bir o kadar zordur. Bu yüzden 1958 yılında, tüm sembolleri Latin alfabesine aktarmak amacıyla Çince Halk Cumhuriyeti ve Pinyin tarafından bir sistem kabul edilmiştir.

Üniversite mezunu bir kişinin bildiği kelime sayısı yaklaşık dört bin civarındadır. Çin'de basılan bir gazeteyi okuyabilmek için en az üç bin kelime bilmek gerekir. Çin Halk Cumhuriyeti'nde yaşayan bir Edebiyat Profesörü ise yaklaşık on beş bin civarında kelime bilir. Eğer Çin Halk Cumhuriyeti'ne tatile gitmeyi düşünüyorsanız, ortalama bin kelime civarında sembol bildiğinizde çok rahat bir şekilde gitmek istediğiniz yerlere ulaşım sağlayabilirsiniz. Ayrıca tek başınıza da rahatlıkla gezebilirsiniz.

Çince alfabesi harflerden değil, sembollerden oluşur. Alfabe, hecelerine farklı tonlar verilerek oluşturulan semboller içerir. Günümüzde Çince alfabesi oldukça basit bir hale getirilmiştir. Çince alfabesi kullanılarak yazılan iki yüz sayfalık bir kitabı okuyabilmek oldukça zordur, bu yüzden kitap okuma oranı oldukça düşüktür. Çince konuşma dili ise kolay bir şekilde öğrenilebilir. Ancak, Çince yazısı yazmak biraz daha zordur. Karakterler dikkatlice ezberlenirse, yazmak da kolaylaşır.

Çince alfabesi, dünyada en fazla insan tarafından konuşulan bir dil olmasından dolayı Birleşmiş Milletlerde de resmi dillerden biri olarak kabul edilmiştir. Her beş kişiden birinin Çince konuştuğu bilinmektedir.

Çincenin farklı bölgelerde farklı lehçeleri vardır. Örneğin, Kuzey Çin'de en çok konuşulan lehçe Mandarin olarak bilinir. Aynı zamanda, bu lehçe Çin Halk Cumhuriyeti'nin de resmi dili olarak kabul edilir. Bu alfabede hiyeroglif adı verilen yazı türü kullanıldığından öğrenilmesi zordur. Çince öğrenmek isteyen bir kişi, Mandarin lehçesini bilmelidir. Mandarin lehçesinde dört farklı tonlama vardır. Çince heceli bir dil olduğundan tonlamaya çok dikkat etmek gerekir. Özellikle Çin halkından göçmenlerin kullandığı lehçe ise Kantonca'dır. Çin Halk Cumhuriyeti'nde Mandarin lehçesinden sonra en çok Kantonca konuşulur. Çince alfabesinde yer alan kelimeler, lehçelerine göre farklı ses tonları ile okunur. Çince televizyon programlarının neredeyse hepsi altyazılıdır. Bunun nedeni, telaffuz farklılıkları olsa da tüm kelimelerin yazılışının aynı olmasıdır.

Çin ekonomisi son yıllarda büyük bir hızla büyümektedir ve 2020 yılında dünyanın en zengin ekonomisine sahip olacağı düşünülmektedir. Bu sebeple, ülkemizde daha kolay ticari ilişkiler kurulabilmesi için Çince alfabesinin öğrenilmesi önem kazanmıştır. Ülkemizde Çince bilen ve konuşan kişi sayısı oldukça azdır. Bu nedenle, bazı kurs merkezlerinde Çince öğretilmektedir.